Üzerimde Aydınlık Bir Akşamüstü Var

Peki benim neyim var?

Kendimce dizelere dağıldım
Bakışların benzeştiği sonları karaladım bugün,

Ve üşüdüm..
Denizde, kalabalık bir akşamüstünü üzerime örttüm
Üstümde başımda o gözlerin naraları var

Peki benim neyim var, ey karşıma çıkanlar?

Yazdığım mısraların ardından
Geri dönüp de bakmadığım, kurgulananlar
Yansımadılar, güzelliğe yansımadılar
Hiçmiş gibi geçmişe, bir sus gibi kaldılar

Gözlerini yum…
Onlar hiçbir zaman var olmadılar
Yine de hep aynı şarkılar dönüyor kulağımda
Sendelediğim yılların kundağında

Sözlerini yum…
İçimde avare yankılar var
Bir çocuğun gülümsemesi, kumlarla oynayan
Ve bir kadın ağlayışı gibi havaya dağılan..

Bulutlara uzan,
Kuşların kanatlarına tutun
Ne yapacağını bilmediğinde
Uyan..

Peki benim neyim var, ey yazıp duran zaman?

Herkesin yerine utanmışlığım,
Bazen uyanmışlığım
Ezberimde bir kördüğüm
Cevabı bilinmezliğe çöreklenmiş bir saat, dünüm

Peki benim neyim var?

Ayrıntıların hepsinde kâh çalar kâh susar
Tekrar tekrar büyüyor içimde dalgalar
İstanbul’um sessiz çığlığımda
Dalgalar kalbime tuz basar

Ve ben yine gülümserim
Üzerimde aydınlık bir akşamüstü var..

Sevgilerimle,

Selma Büyükdağ

Yazının her hakkı saklıdır.

Yorum bırakın