Bir üç yüz altmış beş gün daha doğduk. Farkında değildin.
Neden ağladığını anladığında; verdiğin emeğin ne olduğunu, karşılığında ne aldığını görebildiğin kadar büyüdün!
Yoruldun, dinlendin; yeniden ayağa kalktığında ve yürümeye devam ettiğinde büyüdün.
Duyduğun, gördüğün kadar, müdahaleyi bıraktığın, kabul etmeyi öğrendiğin kadar, sevdiklerini özgür bırakabildiğin kadar büyüdün.
Önemli olan, yürüdüğün yolun, verdiğin emeğin hayaline ve hedefine gitmesiydi. Bunu keşfedebildiğin kadar büyüdün.
Hergün boş boş işe gidip gelmek veya iş bulamadığın için evin boş duvarlarına bakmak değildi işaretler, anlamı daha derin!
Seni mutlu eden neyse onun peşinden ilerlediğin günlerde büyüdün.
Eğer bir sancın varsa, bir gün zamanı geldiğinde kendinden taşacak ya…
Milyarlarca yılın içerisinden sıyrılan 2020, içinden taşan gerçek duyguları fark edebildiğin, kendine itiraf edebildiğin duygulardan geçerek büyüyeceğin bir yıl olsun.
Bize bağıran sesleri duyan, zorlayanları izleyip anlamaya çalışan, gerektiğinde alıp başımızı gitmeyi bildiğimiz ve sevgiyle dolduğumuz bir yıl olsun.
Sevgilerimle,
Selma Büyükdağ
Yazının her hakkı saklıdır.
Selma Büyükdağ 